Esas makale: http://www.guardian.co.uk/commentisfree/2013/may/31/istanbul-park-protests-turkish-spring#start-of-comments
Ceviri:
Bu sabah Turk polisi Taksim Gezi Parki'ndaki protestocularin etrafini sarip, butun cikislari kapatarak, onlara kimyasal sprey ve goz yasartici gazlarla saldirdi.
"Occupy" (bkz. Occupy Wall Street) tarzinda bir hareket Istanbul'da basladi. Gorunurde olan neden cok basit. Protestocular 27 Mayis'ta parkta, parkin bir sehir duzenleme programi cercevesinde yikimini protesto etmek uzere toplandilar. Ama bu bir cevre hareketinden daha ote. Bu protesto son zamanlarda devlete karsi olan tepkinin ortaya cikma sekli. Polis saatlerce sabahin erken saatlerinde insanlara saldirmak icin bekledi, aynen Amerikan polisinin Occupy hareketinde yaptigi gibi. Kamp icin kurulan cadilari, icinde insanlar varken atese veren polis, onlari biber gazi ve goz yasartici gaza bogdu. Bir ogrenci, genital bolgesinden yaralanmasi uzerine, ameliyata alindi. Bunun uzerine, protestocular (occupiers) duruma ayak uydurdu ve ev yapimi gaz maskeleri giymeye basladi. Daha da otesi, herkesi dayanismaya cagirdilar. Bu cagriya cevap olarak, bugun binlerce protestocu, baska partilerden vekiller de dahil olmak uzere, Taksim'e geldi. Ancak bugunun saldirisi ne defans ne de kacisa izin verdi. Park ve cevresi hala kapali ve bir gaz bulutunun altinda.
Bu Nisan, Adalet ve Kalkinma Partisi (AKP) lideri liberalleri uyararak onlarin destegine on seneden sonra artik ihtiyaci olmadigini dile getirdi . Bu baskinin artacaginin buyuk bir gostergesi oldu ve neoliberal Islamci partinin modernlesme planlarinda yerini buldu.
AKP belirli bir muhafazakar populizmi gosteriyor. Kaynagi, son on yilda hizla gelisen, Turgut Ozal'in 1980lerdeki politikasiyla ekonomik guce kavusan, muhafazakar burjuvazi Muslumanlardan olusuyor. Ama, bunu inkar eden muhafazakar parti, dindarligi oy kazanmak ve sehirli sagcilara erisebilmek icin kullaniyor.
Parti, gucunu arttirmak icin son on yildir calisiyor. Ozellestirme politikasi hizlica esitsizlige ve bunla beraber baskiya yol acmakta. Ancak bir yandan da bu parti bircok uluslararasi yatirim sirketinin ilgisini Turkiye'ye cekerek, ulkenin gelisme hizini %5e cikardi. Bu sekilde IMF'den alinan borclar kapatilmaya basladi; ve hatta Turkiye IMF'ye 2012 Euro krizinde 5 milyar dolar verme teklifinde dahi bulundu.
Bu esnada, AKP ona olan destegi medya ve hukumet ile arttirdigindan, liberallere ihtiyaci kalmadi. Turk Ordusu, AKP yargida ve poliste guc kazanirken, Islamcilari kabullenmek zorunda kaldi. Ordunun guc kaybi her ne kadar demokrasiye yol acacak gibi gosterilse de, gazeteciler de askerlerle beraber hapishanelerde yerlerini buldu.
Tabii ki de darbe komplolarinin da bir tarihi var. 2008'de hukumet 86 kisiyi, derin devlet sorusturmasi adi altinda, darbe duzenlemekten sucladi. Bu sorusturma, hukumete olan karsi elestirileri (demokrasi karsiti olduguna dair) dindirmek icin korku olarak kullanildi ve karsi dusunceleri ezdi gecti. Bu surec icinde, AKP oyunu %34.28'den %49.90'a cikardi.
Oylardaki bu artis, Kurt sorununun da cozulmesi icin AKP'ye bir guven verdi. Hukumet 2009 itibariyle PKK ile uzlasmaya yoneldi, ozellikle de Irak'taki bolgesel Kurt yonetimiyle iyi iliskiler icine girmeye calisti.
AKP yonetimi altinda, Turkiye Beyaz Saray'dan ve Tel Aviv'den daha bagimsiz hale gelerek, Iran, Hizbullah ve hatta - son zamanlara kadar- Suriye Baskani Esad ile iyi iliskiler kurmaya calisti. Bu politikalar, yeni-Osmanlicilik olarak da yorumlaniyor. Bu kisaca, Turkiye'nin gucunu kullanmasinin yeni bir sekli.
Sonuc olarak, hukumet guclenmis durumda. "Sol"a ya da isci hareketine hic ihtiyaci olmadi - ki zaten hep bastiriyordu. Artik liberallere de ihtiyaci yok; zaten kadinlarin vucutlari uzerindeki haklara mudahelelerle ve alkol ile ilgili duzenlemerle bunu da gosterdi.
Butun bunlar kocaman bir sehirde kucuk bir parkin yarattigi bu sorunun arka planinda yer alanlar. Bunlarin hepsi rejime bir acil durum sinyali ve olasi bir "Turk Bahari"nin temelleri.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder